Ana içeriğe atla

Ottawa'da Devrim Şarkıları


1 Mayıs 2014, Perşembe. Saat akşam 6 suları. Dışarıda hafif hafif çiseleyen yağmura ve beni yatıp uyumaya zorlayan yorgunluğa rağmen çıkıyorum sokağa. Daha erken çıkmalıydım. Geç kalacağım.

Geçen yıl 1 Mayıs’ta ben Kadıköy'de evimde otururken, S.Gun ve Mösyö D, birlikte Ottawa’dan Küba’ya gitmişler ve rengarenk anılarla dönmüşlerdi. S.Gun’un Havana’da sıra dışı bir işçi bayramı deneyimini anlattığı yazısına buradan ulaşabilirsiniz.

Bu yıl ise, kardeş bloğumuz Çukurcuma Times’la ortak bir çalışma yapmaya niyetlenmiştik. Dünyanın farklı noktalarından 1 Mayıs deneyimlerini tek bir yazıda birleştirecektik. Heyecanla kolları sıvadım, internette küçük bir araştırma yapmaya koyuldum.. Acaba işçi bayramında Ottawa’da neler olacaktı?


Sevincim pek uzun sürmedi. Kanada’da “Labour Day” adı verilen işçi bayramının Eylül ayında kutlandığını, bunun da resmi tatil olduğu için genellikle evde pinekleyerek ve içerek geçirildiği bilgisine ulaştım. Bu ülkede Labour Day’in varlığını biliyordum ama, 1 Mayıs’ın var olmadığını bilmiyordum. Hevesim kursağımda kalmış, Okan’a “Benden pek renkli bir şey çıkmayacak” diyerek ortak yazı projesinden ayrılacağımı söylemiştim.

1 Mayıs günü uyandığımda haberlere baktım. Türkiye’de yine alışık olduğumuz türden olaylar yaşanmıştı. Burada ise huzur dolu ve oldukça normal seyreden bir gün vardı. Birlikte birkaç bira içmek üzere, uzun zamandır görmediğim bir arkadaşımla buluşmaya gidiyordum…

"Barikat caddeyi kapatır ama yolu açar"

Wellington ve Elgin Caddeleri’nin kesiştiği noktaya yaklaşırken, meclis binasının önündeki yolda yaklaşık 150-200 kişilik bir kalabalık gözüme çarptı. Yaklaştıkça, bunun var olmadığını sandığım işçi bayramı etkinliği olduğunu anladım. Adımlarımı hızlandırıp merakla grubun içine girdim.


" İlkokul öğretmenleri demokrasi istiyor...
Toplu pazarlık hakkı, 'tüm' Kanadalılar için adil seçimler.
Şiddet çözüm değil !! " 


Bir polis aracı, meclisin önünden geçen Wellington Caddesi’nde trafiği kesmiş bekliyordu. Meclisin bulunduğu taraftaki kaldırımda ise bisikletli üç polis vatandaşlarla sohbet ediyordu. İlginç bir yapaylık vardı, bir tür okul müsameresi düzenleniyordu da, ben de izliyordum sanki. Bilmiyorum, belki katılımın bu denli az olması ve gelip geçenlerin bize kayıtsız gözlerle bile bakmıyor oluşuydu bana bunu hissettiren.

Devrimci Komünist Parti - Ottawa

Wellington Caddesi'nde duran polise doğru yürüdüm. Ben yaklaşınca gülümsedi, selam verdi. Halimi hatırımı sordu. Burada bulunuş amacı gösteri yapan topluluğun güvenliğini sağlamak olan polisle sohbet ederken Türkiye'deki toplumsal olaylarda yaşanan sert  müdahaleleri düşündüm. 

Tekrar grubun içine girdim. Bir kaç fotoğraf ve video daha çektim. Saate baktım. Geç kalmıştım. Kalabalığı arkamda bırakıp hızlı adımlarla yürümeye başladım. 

Özgün,
4 Mayıs 2014





Not - Daha sonra öğrendiğime göre, Ottawa'ya 2 saat mesafede yer alan ve Kanada'nın en büyük ikinci kenti olan Montreal'de 1 Mayıs gösterileri oldukça hareketli geçmiş. Kanada'nın Quebec eyaletinde yer alan Montreal, sık sık öğrenci eylemleri ile gündeme geliyor. Bir internet sitesinde bulduğum aşağıdaki karşılaştırmalı tablo oldukça ilginç.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kanada Mühendisi'nin Yüzüğü

Mühendislik Yüzüğü  Kanada üniversitelerinin herhangi bir mühendislik dalından mezun olan öğrencilerin, özel bir seremoni eşliğinde taktıkları yüzüktür. Paslanmaz çelikten veya incelikle işlenmiş demirden yapılmış olan bu yüzükler; kalem tutan, imza attığınız, dominant elinizin serçe parmağına takılır ki, bir proje imzalarken, bir dizayn yaparken yüzeye ilk yüzük temas etsin ve çıkarttığı t ını  ile size hata yapma olasılığınızı ve mühendislik etikleri üstüne ettiğiniz yemininizi tekrar tekrar hatırlatsın.

1 Çorapla 3 Kuş

Dün yağmur hiç durmadı desem yeridir. Hava aşağı yukarı 2 derece falan. Toronto’da sular seller gibi yağmurlar gördüm ama onlar da 1, taş çatlasa 2 saat, hadi taş moleküllerine ayrıldı 3 saat sürdüler. Dün sanki çiseliyordan bir tık ayar fazla yağıyordu gibi, ama hiç durmadı be kardeşim!

Hayatı Tersten Yaşamak

Bu yazı sitenin genelinde bulunan gezi yazılarından biraz farklı olacak. Hali hazırda yayımlanmak üzere gezi yazılarımız bulunmasına rağmen bugün bir değişiklik yapmak istedim çünkü bazen filmerlerle de farklı bir boyutta bir geziye çıkıyoruz. Malibu Plajı, California 2009

Madam Katia'nın Şapkaları

2012 yılının Aralık ayında, Beyoğlu'da Galatasaray'dan Tünel'e doğru yürürken sağ kanattaki tarihi binalardan birinin altından geçerek girilen Hazzopulo (Hacopu) Pasajı'ndayım. Büyülü bir pasaj burası. Renk renk dükkanlar var içinde. Hediyelik eşya, takılar, süs malzemeleri, sahaflar ve yakın dönemde mantar gibi çoğalan çay kahve mekanları ile dolup taşan pasajda vitrini oldukça sönük bir dükkan var. Camekanın içine, vitrinin sadeliğine uyan küçücük bir tabela yerleştirilmiş: Şapkacı Katia .